Türkiyenin en küçük yüzölçümlü ili olan Yalova emekleyerek başladığı büyüme yolculuğunu koşar adım tamamlama yolunda ilerlemesini diliyorum. 17 Ağustos Marmara Depremi’nde, kentimiz büyük yaralar ve acılar almıştı. Bu acı olay sonrası kentsel gelişimi büyük ölçüde zedelenmiş hatta gerilemeye girmişti. Yalova doğru konut projeleri ve düzgün bir planlama ile oluşturulacak sosyal tesislerle gerçekten gelecek vaadeden bir şehrimiz. Türkiye’nin ilk özel arboretumu olan Karaca Arboretum, Yürüyen Köşk ve Termal Kaplıcalara ev sahipliği yapan Yalova güçlü bir büyüme potansiyeline sahip, bunun için yazlıkçı ve emekli şehri etiketinden kurtulmalı. Geçmişteki yanlış kentleşmeden ders çıkarılarak yeni yaşam alanlarının oluşturulmasında farklı fonksiyonların bir araya getirildiği, dengeli bölgeler yaratılmalı bu esnada deprem bölgesi olduğu unutulmamalı. Yalova'nın yeşil kent dokusu bozulmadan peyzaj düzenlemeleri ile insanların sosyalleşebileceği açık hava mekanları, spor alanları, tiyatro ve konser binaları yaratılmalı. Ayrica 2008de kurulmuş Yalova Üniversitesi henüz şehrimize üniversite şehri çizgisi kazandıramadı bunun için de gençlerin ihtiyaçlarına yönelik yatırımlara önem verilmeli. 2020de başlayan kentsel dönüşüm girişimlerinin bu çizgide sonuç vermesini bekliyoruz. Sıfır atık projelerinin tamamlandığı, petekli yapısıyla ihtiyaçlara horizontal ulaşıldığı, sosyal imkanların geliştiği, coğrafi ve ekonomik cevherin işlenmesiyle ekonomik fırsatları zengin şehre sahip olmak elimizde.